Son dönemlerde Türkiye ve İskoçya arasındaki tersanecilik ilişkileri, iki ülke arasındaki ticaret ve denizcilik alanında yeni gelişmelere yol açıyor. İşte bu ilişkinin son örnekleri:
Greenock Limanı’ndan Türkiye’ye Yeni Konteyner Hattı
İskoçya'nın önemli ticaret merkezlerinden biri olan Greenock Limanı, Türkiye ile olan bağlarını daha da güçlendiriyor. Liman, 25 milyon sterlinlik yatırımla yeni vinçlerini devreye sokarak Türkiye’ye haftalık konteyner servisi başlattı. Bu yeni hizmet, İskoçya’dan Akdeniz üzerinden İspanya, Portekiz ve Fransa’yı geçerek Türkiye’ye ulaşacak gemileri kapsıyor. Ayrıca bu yeni rota, İskoçya’nın Uzak Doğu, Hindistan ve Pakistan ile olan ticaretini de destekleyecek bir köprü görevi görüyor.
Sanmar Tersaneleri’nden İskoçya’ya Römorkör Teslimatı
Türkiye’nin önde gelen gemi inşa şirketlerinden biri olan Sanmar Tersaneleri, İskoç operatör Targe Towing’a yeni bir römorkör teslim etti. Camperdown adını taşıyan bu römorkör, 85 ton çekiş gücü ile Aberdeen Limanı’na gönderildi. Bu teslimat, iki ülke arasındaki tersanecilik ilişkilerinin ne kadar ileri düzeyde olduğunu gözler önüne seriyor.
Cemre Marin’den İskoçya’ya İkinci Feribot
Yine tersanecilik alanında, Türk şirketi Cemre Marin, İskoçya için inşa ettiği ikinci feribotu denize indirmeye hazırlanıyor. MV Loch Indaal adını taşıyan bu feribot, Yalova’daki tersanede üretiliyor. Cemre Marin tarafından daha önce inşa edilen ve İskoçya’da hizmete giren MV Isle of Islay'dan sonra, yeni feribot da Islay ve Jura rotalarında hizmet verecek. Bu feribotların her biri 450 yolcu ve 100 otomobil veya 14 ticari araç taşıma kapasitesine sahip olacak, böylece Islay güzergahındaki araç ve yük kapasitesini @ artıracak.
Sonuç
Türkiye ve İskoçya arasındaki bu yeni gelişmeler, iki ülke arasındaki ticari ve endüstriyel ilişkilerin ne kadar dinamik ve karşılıklı yarar sağlayıcı olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Greenock Limanı’ndan başlayan yeni konteyner hattı, Sanmar’ın inşa ettiği römorkörler ve Cemre Marin’in ürettiği feribotlar, bu iki ülkenin denizcilik sektöründeki iş birliğinin güçlü temeller üzerine inşa edildiğini gösteriyor.